Mini Etekli Siyah Çoraplı Kankamın Sür

Mini Etekli Siyah Çoraplı Kankamın Sür"Üniversiteye girdiğimde ilk birkaç ay içinde kimlerle arkadaşlığımızı daha samimi boyuta çıkarabileceğimizi anladığımız gruplaşmalar oluşmuştu. Benim erkek arkadaşlarım yanında dört tanede kız arkadaşım vardı grupta." demiştim ilk hikayemde. O gün Senem'le geçen bir hikayemi paylaşmıştım, bugünün konusu Ayça olsun...Ev arkadaşımın memleketinde olduğu bir akşam evde tek başıma otururken saat 23:00 sularında kapım çaldı. Bu saatte kimbilir hangi ayyaş arkadaşım geldi diye söylene söylene kapıya gidip açtığımda karşımda Ayça'yı gördüm. Öğleden sonra okul çıkışı bir kafede oturup samimi arkadaşlarımızla doğum gününü kutlamıştık, bir tişört ve kot pantolon vardı üzerinde. Akşam erkek arkadaşıyla baş başa kutlayacağını söylemişti. O'nu beklemediğim için şaşkınlıkla bakarken çok güzel makyajlı olduğunu, uzun saçlarının dümdüz ve yapılı olduğunu, siyah kısa montunun altında kırmızı mini eteğinin olduğunu, siyah ince çorapları ve dizinin üzerinde çizmeleri olduğunu gördüm. Çizmeleri o kadar uzundu ki çorabı 4-5 parmak genişlikten gözüküyordu sadece. Birkaç saniye sessizlikten sonra gelsene deyip içeri buyur ettim, içeri girince kapıyı kapattım. Çizmelerinin altını silmek için bir bez istedi, çıkartmasam olur mu dedi. Neden diye sorduğumda eteğinin çok kısa olduğunu rahat edemeyeceğini söyledi. Morali bozuk suratı asıktı, hemen getireyim diyip bir bez getirdim. Silip temizledikten sonra içeri geçti, montunu çıkartıp asmak için aldığımda vücuduna yapışık siyah,boyun kısmı biraz taşlı bir tişört giydiğini gördüm. İnanılmaz güzel ve seksi görünüyordu. Vücuduna yapışıktı ama çok göğüs yoktu Ayça'da, seksi görünen incecik vücudu ve sıfır karnı, ince beliydi... Tişörtü harika biçimde yapışmış ve sarmıştı vücudunu.Erkek arkadaşı ile ağır bir kavga etmiş, akşam onda kalacağını düşündüğünden kaldığı öğrenci yurdundan izin almış, izin alırken uydurduğu mazereti yüzünden yurda dönemez durumda kalmış, kalacak bir yer arıyordu. O anlatırken bende espiriler yapıp O'nu yumuşatmaya, moralini düzeltmeye çalışıyordum. Sürekli oturduğum yeri değiştiriyor, o küçücük çizme-etek arası boşluktan çoraplı bacağını görebileceğim pozisyon arıyordum. diyor, neden yer değiştirdiğimi sorduğunda ise diyordum, salak manyak diyip gülüp geçiyordu. Muhabbet ilerleyip sinir bozukluğu geçince ortamı dahada yumuşatmak için deyip gülmeye başlarken bende diyip gülmeye başladım. Sonra ayağa kalktım, sikim gerçekten dikti ve belli oluyordu. dedim inanmıyorum ya ne istiyorsun çizmemden deyip çıkartmaya başladı... Bacaklarına yapışmış çizmelerin fermuarlarını açıp çıkarırken yavaş yavaş, inanılmaz heyecanlandım. O incecik, muhteşem siyah çorabının aynı zamanda parlak olduğunu fark ettim ve çizmeden kurtulup gözümün önüne çıkan her santiminde daha fazla tahrik oldum. Çıkarıp kapının yanına götürmek için kalkarken omzundan itip tekrar oturtturdum, çizmeleri elinden alıp odanın ortasına fırlattım Artık sürekli hareketlerime güler bir hal almıştı durumu. Ne yaptığımı ve manyak olup olmadığımı sorup duruyordu gülerken. Çorap tutkumu biliyordu Senem gibi, anlatıyordum açık açık. dedim pişkinlikle. Birkaç hayır olmazdan sonra o zaman ben istediğim yere dokunucam dedim. Sürekli bacaklarına bakışımı, kalkmış sikimi görüp heyecanımı farkedince yapacağıma kanaat getirmiş olacak ki deyiverdi, hemen arkasından elleriyle yüzünü kapatarak ben ne diyorum böyle derken yere oturup ellerimi diz kapaklarına koydum. İrkilerek yapma dedi, yapıcam dedikten sonra ise dizlerimin altı dedim ama diye hatırlattı... Bacaklarını hafif hareketlerle elimi hiç kaldırmadan okşamaya başlamıştım, bir yandan; diyordum... Küçük ayaklarını ellerime aldım, bağdaş kurmuş otururken ellerimdeki ayaklarını sikimin yakınına, sağına ve soluna koydum. Ellerimde okşamaya devam ederken ayaklarını hafif hafif oynattığını farkettim, pek gıdıklanır gibi hali olmadığını gördüğümden zevk aldığını, hoşuna gittiğini düşünüyordum. Bir yandan okşarken arada ellerimle tutup ayırmaya çalışıyordum bacaklarını, ayırabilsem muhteşem bir manzara seyredecektim oturduğum yerden. Karşı koyuyor, ama sesi kısık bir şekilde diyordu. Ses tonunun değişmesi de güzel bir şeydi, işler yolunda gidiyor demekti Durmadan diz kapağına kadar çıkıp tekrar ayaklarına dönüyor, yavaş yavaş okşuyor, arada avucumun içinde sıkıp bırakıyordum bacaklarını. Yine bir ayaklarına indiğimde ayak bileklerinden tutup iki ayağını da sikime doğru yaklaştırdım. Hafif hafif okşama hareketlerini bırakmadan çaktırmadan sikime değdirmeye başlamıştım ayaklarını. Yine bir kez dizine kadar çıkıp ayaklarına döndüğümde bu sefer iki ayağının arasına sıkıştırdım sikimi, baştan ilk saniye anlamadı. Sonra fark edince ayaklarını çekmeye çalıştı, bileklerini bırakmadım, kurtulmak için ayaklarını oynatırken ise sikime öyle bir masaj yapmıştı ki, şu birkaç saniyelik masaj beni iyice zıvanadan çıkarttı. Sikim o harika parlak çoraplı incecik ayakların arasındayken ayak bileğinden ileri geri yukarı aşağı oynattığı ayaklarının arasında inanılmaz bir mutluluk yaşadım birkaç saniye. Ayağa kalktı kurtulup, tuvalete gidicem dedi ve hızlıca tuvalete girdi. Bu sırada içimdeki boxer dan ön düğmesini açıp sikimi çıkartmıştım, bir tek eşofmanım kalmıştı. Ama artık çok belli oluyordu. Koltuğa oturdum, ayakta duramazdım bu kadar belli olurken. Tuvaletten çıkıp odaya geldi ve karşı koltuğa oturdu. dedim gülerek, oda gülerek inanamıyorum ya diyerek gelip yanıma oturdu. Beline sarılıp başımı göğsünün biraz üzerine koyup iyi ki geldiğini ve çok mutlu olduğumu söyledim Bir elimi karnına koymuş okşuyordum. Bir süre sonra konuşmamaya başladık, öyle göğsünde yatarken koltuğun önündeki sehpaya uzattığı harika bacakları seyrediyor, hala olanlara inanamıyor, karnını okşamaya devam ediyordum... Elimi yavaşça karnından eteğine doğru indiriyor tekrar yukarı çıkıyordum. Ses çıkarmadığını görünce daha da fazla indiriyorken en sonunda eteğin bittiği yere kadar gelmiştim. Devam edip bacağına dokununca başımı kaldırdım, dönüp Ayça'ya baktım, yarı kapalı gözlerle bana bakıyordu. Yaklaşıp boynuna yöneldim, öpmeye başladım. Ayçe ile bir çok ortam, muhabbet, dostluğa rağmen ilk kez böyle baş başa kalmış ve böyle bir şey yaşar olmuştuk, ilkti. Bir erkek arkadaşı vardı, bu akşam kavgalıydı ama uzun soluklu bir ilişkiydi, sonunda evlendilerde zaten yani aslen her şey yolundaydı ve biz gerçekten samimi iki arkadaştık. Kız olduğunu biliyorum ve nereye kadar gidebileceğimi düşünüyordum bir yandan. Amacım harika siyah çoraplı bacaklarıyla ve bu mükemmel vücutla geçirebildiğim kadar iyi vakit geçirmekti, ama birlikte olamayacağımızı biliyordum. Bacağını okşarken elimi eteğinin içine sokuyor, kalçasına doğru götürüyor, kalçasını avuçluyordum, ama ön kısma doğru gelmiyordum bu yüzden. bir ara göğsüne doğru gittim, tepki vermedi, sütyenin ve vücuduna yapışık tişörtünün üstünden de olsa göğüslerini okşatmıştı. Bir hamle ile ben oturur vaziyete geldim ve bunu kucağıma aldım bana doğru dönük koltukta. Hafif kaydırdım kendimi aşağıya doğru, amacım sikimin üzerine oturtmak O'nu tabiki. Harika bacaklarını ve kalçalarını çorabının üzerinden okşarken dudak dudağa öpüşmeye başlamıştık. Bir elini boynuma dolamış, diğer elini onu okşayan ellerimden birine yakın tutuyor, yanlış bişi yaparsam tutup müdahale edeceğini düşünüyordu. Ben o elime yakın duran elini tutup üzerine oturmasına az bir mesafe kalmış sikime götürdüm. Baştan çekti, istemedi, hatta bir şey demek için başını çekmeye çalıştı ama öpmeyi bırakmadım, eline almasında da ısrarlı davrandım. Neyse ki ısrarından vazgeçip avucunun içine alıp hafif hafif sıkıp bırakmaya başladı. İnanılmaz zevk alıyor, bu an hiç bitmesin istiyordum. Mükemmel bir vücut sikime birkaç parmak mesafede kucağımda oturuyor, eline almış sikimle oynuyor, bende iki elimle bacaklarını ve kalçalarını okşuyorum... Bir süre sonra elini çekip diğer eliyle birlikte boynuma sarıldı ve kendini hafif kaldırıp sikimin üzerine oturdu. Kulağıma dedi, dedim. Sikimin üzerinde ileri geri yapıyor hafiften inliyordu. Bir anda tişörtünü çıkardı, ardından sütyenini. O konuşma O'nu rahatlatmış olmalıydı, şimdi bu mükemmel manzaraya limoni göğüsleri eklenmişti. Küçüktü ama diriydi, uçları dimdik olmuştu. Emmeye başladım, yalıyordum. Bir süre sonra ayağa kalktı, incecik siyah parlak bir çorap ve çok kısa minicik kırmızı eteğiyle karşımda dururken dizlerinin üzerine çöktü, dedim... Gözümün içine azgın bir fahişe edasıyla bakıp sikimin başını ağzına aldı. Hiç ileri git gel yapmıyordu ama dilinin inanılmaz hareketlerini sikimin kafasında hissetmeye başlamıştım. Zevkten çıldırmak üzereydim, inanılmaz tahrik olmuştum, diliyle harikalar yaratıyordu ve sadece kafası ağzındaydı. Sonra ağzından çıkarıp eliyle okşamaya, ardından da ağzına alıp ileri geri gitmeye başlamıştı. Boşalacağımı söyledim yarı yatar vaziyetten dik oturarak, bir ağzına alıp git gel yapıyor sonra çıkarıp eliyle sıvazlıyordu. Eliyle ileri geri yapa yapa diğer avucunun içine boşalttı beni. En vurucusu tamamen boşalınca ve boşalmam bitince sikimin ucunda kalan spermleri sikimi ağzına alıp diliyle ucunu temizlemesi oldu. Ayağa kalkıp avucundaki spermlerimle tuvalete giderken resmen hareketsiz kalmış, ne yapacağımı bilemez olmuştum. Tuvaletten döndüğünce birer sigara içtik, o hala mini etekli ve altında çoraplıydı. Benim altımda hiçbir şey yok ama üzerimde eşofmanımın üstü vardı. Onuda çıkardım ve yanına oturup eline verdim sikimi bacaklarından okşamaya başlayıp dudaklarından öperken. Sonra yatırdım bunu salonda benim yatağıma, ben salonda açılan bir çekyatta yatıyordum evde. eteğinin yandan düğmesini çözdüm, fermuarını indirip çıkardım. Çorabının içinde incecik bir tangası vardı. Üzerine uzandım, başım göğüs hizasındaydı, göğüslerini yalıyor ve uçlarını emiyordum, sikim ise baldırlarının hizasında, çoraplı muhteşem bacaklarına sürtünüyordu. Yukarı doğru çıkarken yine kulağıma " diye fısıldadı. " dedim. Bundan daha fazlası olmayacak mesajını da almıştım artık, bol bol sevişecektik Üzerinde bacaklarına sürtünürken, dudaklarına yapışmış öpüşürken çorabının ağ kısmına bastırırken bir posta daha boşaldım. Boşalmadan önce üzerine boşalabilir miyim diye sorduğumda kafasını sallayarak onay vermişti. İkinci postam spermlerimi göğüslerinin altından başlayıp beline kadar olan kısma boşalttım, çorabına da geldi.Biraz bira içip hiçbir şey olmamış gibi davranırken hala çıplak aynı vaziyette oturduğu koltuğun önünde yere uzanıp ayaklarının arasına verdim sikimi. Footjob hiç yapmamıştı hiç, bilmediği besbelliydi. Ellerimle yönlendirerek biraz öğrettim ve sikimi kaldırttım tekrar. Kucağıma oturttum, bacaklarının arasına sıkıştırdım, tekrar tekrar değişik pozisyonlarda footjob yaptırdım, en son yüz üstü yatağımda yatarken kalçalarına sürtünürken üçüncü posta spermlerin yola çıktığını hissettim. Öyle uzanırken önümde ve sikim kalça hizasındayken hafif oturur vaziyete geçip sikimi sıvazlayarak üçüncü postayı sırtına ve kalçalarına bıraktım...Sonunda çorabını yıkadık, kalorifer peteğinin üzerine koyduk kurusun diye, her ikimiz de duş aldık, yatağımda çırılçıplak sarılıp uyuduk. Sabah olunca kalkıp giyinip çıktı, kahvaltıya bile kalmadı. Bende muhteşem bir gece geçirdiğimle inanılmaz mutlu uyandım ve harika bir gün geçirdim Senem ve ardından Ayça ile yaşadıklarım inanılmaz haz vermişti bana. Ara sıra buna benzer şeyler yaşamaya devam ettik. Ama önceki yazımda da bahsettiğim, hiç fren olmayan asıl Buse ile yaşayacaklarım bekliyormuş beni daha o günlerde Bu üç kankam beni her konuda çok mutlu etmiştir Bir sonraki yazıda Buse'yle yaşadıklarımı anlatacağım, oda çok bomba, hala hatırladıkça çok tahrik oluyorum...